18 Mayıs 2019 Cumartesi @ 18:00
All Saints Moda Kilisesi
Sezon Kapanış Konseri
19 Mayıs 2019
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
İstanbul Filarmoni Derneği’nin 2018-2019 sezonu, değerli piyanistimiz Toros Can‘ın muhteşem icrasıyla 18 Mayıs 2019 Cumartesi günü, Kadıköy’deki All Saints Moda Kilisesi‘nde gerçekleşen Sezon Kapanış Konseri ile noktalandı.
Ülkemizde ve yurtdışında, gerek katıldığı yarışmalarda kazandığı gerekse yayınladığı albümlerin layık görüldüğü ödüllerle adından sıkça bahsedilen başarılı piyanistimiz Can, sezon kapanış konserimizde Wolfgang Amadeus Mozart, Ludwig van Beethoven ve Franz Schubert’in piyano için sonatlarından oluşan bir program sundu. Biste ise Henry Purcell’in Round’O, ZT. 684‘ünü (Z. 570 Abdelazer’den 2. Bölüm) sunan Can, programı, bütünlüğünü koruyarak zenginleştirdi.
Ülkemizde genç sanatçıların yetişmesindeki emeği ile de tanınan Can, kendisinin titizlikle hazırlayıp sunduğu ve eserlerinin besteleniş öykülerinde çok zahmetli uğraş ile ulaşabileceğimiz saklı bilgileri, üstüne üstlük bir de eserlerin bölümleri içindeki şifreleriyle birlikte piyano üzerinden “Sesli Program Notları”yla, ama bu sefer hem sesli hem uygulamalı olarak sundu.
Etkinliklerimizi sürekli takip eden tanıdık sanatseverlerin yanında, Derneğimizin düzenlediği konserlerle bu etkinliğimizde tanışan yeni takipçilerimizin, imza niteliğindeki piyano sonatlarının Can tarafından kusursuz icrası, Kapanış Konserimizin dinleyicilerini kendilerinden aldı.
KONSER ARKASI adlı klasik müzik internet günlüğü yazarı değerli takipçimiz Sayın Osman Enfiyecizade‘nin konserimizle ilgili izlenimlerini keyifle okuyacağınıza eminiz.
Sayın Osman Enfiyecizade'nin 18 Mayıs 2019 etkinliğimizle ilgili izlenimleri...
İstanbul Filarmoni Derneği Sezon Kapanış Konseri
Toros Can yorumuyla “Mozart, Beethoven, Schubert Sonatları”
18 Mayıs Cumartesi akşamı All Saints Moda Kilisesi‘nin çok farklı duygular hissettiren samimi ortamında İstanbul Filarmoni Derneği‘nin Sezon Kapanış Konseri gerçekleşti.
İstanbul Filarmoni Derneği bu sene hayata geçirdiği, “Aynalıgeçit” konserlerinin alternatifi olarak, çok kısa bir sürede Anadolu yakası klasik müzikseverlerinin tıklım tıklım doldurduğu ve vazgeçilmezi haline gelen “All Saints Moda Kilisesi” konserleriyle harika bir projeye imza attı.
Dün bu harika konserler dizisinin sezon kapanış konseri değerli piyano sanatçısı ve eğitmen Toros Can‘ın konuk olduğu inanılmaz keyifli bir konserle gerçekleşti.
Keyifli ve samimi olduğu kadar, çok da farklı bir konser oldu açıkçası… Fark, sevgili Toros Can’ın nasıl samimi, güzel bir insan ve eğitmen olmasından kaynaklanıyordu. Çünkü alışılagelmiş konserlerin dışında bir format ile, öyle bir başlangıç yaptı ki, insan kendine “keşke her konser böyle olsa” dedirtti bizlere… Kısa tabiri ile “konser öncesi” eserleri ve esere dair teknik bilgileri bir öğretmen edasıyla hem herkesin anlayacağı bir dille hem de uygulamalı olarak piyano başında göstererek tüm seyircilerine, üç esere dair her şeyi bir çırpıda anlatıverdi.
Konser repertuvarını, solist Toros Can özel olarak seçmiş. Bu üç eser de bestecilerinin 27-28’li yaşlarında bestelediği eserleri olması sebebiyle, sanatçı bu eserlerin kendisi için özel olduğununu dile getirdi. Solistin seçtiği Mozart’ın “Piyano Sonatı No. 12 Fa Majör”, Beethoven’ın “Piyano Sonatı No. 8 Do Minör” ve Schubert’in “Piyano Sonatı No. 16 La Minör” eserlere sırasıyla bir göz atalım.
1. eser, “Piyano Sonatı No. 12 Fa Majör“, Wolfgang Amadeus Mozart tarafından 1781 yılında ya Münih’i ziyaret ederken ya da Viyana’ya yerleştiğinin ilk iki yılında yazdığı düşünülmektedir. Ancak bazı müzikologlara göre Mozart, karısı Constanze’yi, babası Leopold’la tanıştırmak amacıyla 1783 yazında Salzburg ziyareti sırasında yazdığı öne sürülmüştür. “Piyano Sonatı No. 12 Fa Majör” Mozart’ın yazdığı diğer iki sonatıyla birlikte 1784 yılında Viyana’da yayınlanmıştır. Bu eser Mozart’ın diğer eserlerinde görmeye alışık olmadığımız farklı ve karmaşık duygular içermesinden ötürü, bildiğimiz Mozart eserlerinden biraz daha değişiktir. Eserde yorgun, savaşmış, kırgın, kızgın ama yine de tüm inatçılığıyla çocuksu ve umut dolu bir Mozart gözlenmektedir.
2. eser Ludwig Van Beethoven‘ın dünya genelinde en tanınan eserlerinden biri olan ve onun ne kadar dahi, tutkulu ve duygusal olduğunu gösteren “Piyano Sonatı No. 8 Do Minör, Op. 13” ya da yaygın olarak bilinen adıyla “Sonata Pathétique” tek kelimeyle müthiş bir eserdir. Besteci eseri 27 yaşındayken, 1789 yılında bestelenmiş ve 1799’da yayımlanmıştır. Besteci bu eseri yakın arkadaşı ve hamisi olan Karl Alois ya da daha bilinen adıyla Prens Lichnowsky’e ithaf etmiştir. Eserlerine isim verme alışkanlığı olmayan Beethoven’ın isimlendirdiği nadir eserlerinden biri olmasına rağmen; eserin yayımcısı sonatın trajik sonaritesinden etkilenmesi üzerine Beethoven’ın da onayıyla esere “Grande Sonate Pathétique” ismini vermiştir. Eserde Beethoven’ın, Mozart’ın Piyano Sonata No. 14 Do Minör’ünden esintilerin izine rastlanmaktadır. Beethoven sonatında her ne kadar kendine özgü eşsiz bir motif dizisi kullanmış olsa da özellikle bestecinin 2. bölüm’deki teması, “Adagio cantabile”, Mozart’ın sonatının ikinci bölümünün temasına oldukça benzemektedir. Sevgili Toros Can anlatımlarında bunun “ustaya saygı” olarak nitelendirilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
3. eser, Franz Schubert‘in 1825’in Mayısı’nda bestelediği “Piyano Sonatı No.16 La Minör“, diğer adıyla “Premiere Grande Sonata”sı, ömrü boyunca yayınlanan solo piyano için bestelediği üç sonatından ilkidir. Schubert’in eseri nispeten sağlığının ve ruhsal durumunun iyi olduğu bir dönemde bestelediği ön görülse de bazı müzikologlara bestecinin yaşandığı sürekli değişen farklı ruh hallerinin en belirgin olduğu, karmaşık ve hatta en kafa karıştırıcı eserlerinden biri olduğu yazılmaktadır. Eser içinde lirizm, kibir, büyüklük, askeri jestler, saplantılı öfkeli meydan okuma gibi bir çok karmaşık duygu ve tema, eserin içinde farklı bölüm ve pasajlarda karşımıza çıkmaktadır. Eser bestecinin olgun piyano sonat stilinde attığı bir adımdır. Döneminde eleştirmenler eserin kalitesini ve bestecinin içindeki hırsları yansıtmasındaki başarısını övgüyle karşılamıştır.
Şimdi gelelim solistimizin performansına…
Sevgili Toros Can harika bir insan ve eğitmen olduğu kadar, harika bir piyanist olduğunu bu konserde her bastığı notada tüm dinleyicilerine hissettirdi. İcra ettiği üç eserdeki coşku, vurgu ve duygu yoğunluğunu hem piyanosundan çıkardığı ezgilerle hem de adeta bir orkestra şefi edasındaki jest ve mimikleriyle seyirciyi eserin içine alarak an be an hiç düşmeyen tempoyu hissettirdi. Ayrıca ilk iki eserin zorlu 50 dakikalık performansından sonra seyircisini salonda bekletmemek adına 40 dakikalık üçüncü eserden önce sadece “30 saniyelik su molası” vererek gösterdiği saygı ve özveri takdire şayandır.
Bu harika konser için hem İstanbul Filarmoni Derneği’ne hem de Toros Can’a ne kadar teşekkür etsek azdır. Bir teşekkür de İstanbul Filarmoni Derneği’ni hem “Aynalıgeçit” hem de “All Saints Moda Kilisesi” konserlerinde salonları doldurarak yalnız bırakmayan klasik müzikseverlere gelsin.
Yeni sezonda İstanbul Filarmoni Derneği’nin siz klasik müzikseverler için hazırlayacağı birbirinden güzel konserlerden haberdar olmanız için derneğe üye olmayı ve bizi sosyal medya hesaplarımızdan takip etmeyi unutmayınız.
Bir sonraki yazıma kadar KLASİK MÜZİKLE KALINIZ.
Sn. Osman Enfiyecizade’ye izlenimleri için teşekkür ederiz.
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler, bizim ve sanatçılarımızın yanında yeralıp genç sanatçılarımızın yetişmesinde üstlendiğimiz göreve destek olduğunuz için teşekkür ederiz.
Yeni sezonda görüşmek üzere!
18 Mayıs Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
Piyano Resitali
11 Mayıs 2019 Cumartesi @ Aynalıgeçit Konser Salonu
12 Mayıs 2019
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
İstanbul Filarmoni Derneği’nin 2018-2019 sezonunun Avrupa Yakası’ndaki son konserinde, adı yurtdışında da sıkça anılan başarılı piyanistimiz Şevki Karayel, Galatasaray’daki Aynalıgeçit Konser Salonu‘nda 11 Mayıs 2019 Cumartesi günü sanatseverlere anlatımlı piyano resitali sundu.
Karayel’in kendi gerçekleştirdiği “Sesli Program Notları”yla zenginleşen resitalde piyanistimiz Ludwig van Beethoven, Franz Schubert ve Robert Schumann’ın piyano için sonatlarından ve solo eserlerinden oluşan bir seçki sundu. Biste ise Erik Satie’nin 1 Numaralı Gnossienne‘sini (Lent) sunan Karayel, mevcut programı daha da zenginleştirdi.
Beklenen ancak yine de sürpriz bir sertlikteki hava durumuna rağmen dinliyecilerimizin yoğun ilgisi sevindiriciydi. Ülkemizde genç piyanistlerin yetişmesindeki emeği ile de öne çıkan Karayel’in bu nadide eserleri kusursuz tekniği ve duygu aktarımıyla icra ettiği konserimiz sonrasında sanatseverlerin kendisini tebrik ederken memnuniyetlerini dile getirişlerine şahit oluşumuz da bizim ödülümüzdü.
Türk sanat dünyasının yorulmak nedir bilmeyen değerli takipçi ve destekçisi Sayın Fevziye Yazman‘ın konserimizle ilgili izlenimlerini keyifle okuyacağınıza eminiz.
Sayın Fevziye Yazman'ın 11 Mayıs 2019 etkinliğimizle ilgili izlenimleri...
Bir İstanbul Filarmoni Derneği Konseri
İstanbul Filarmoni Derneği‘nin 11 Mayıs Cumartesi günkü konseri bu kez Aynalıgeçit salonundaydı. Beyoğlu Galatasaray’daki bu sıcak ortam, İstanbullu müzikseverleri derneğimizin konserleriyle kendine bağladı. Epey zamandır burayı benimsedik, alıştık, sevdik. İşte Cumartesi günü yine dostlarımızla piyanist Şevki Karayel‘in konserinde buluşmuş, hep birlikte müziğin tadına varmıştık.
Piyanist Şevki Karayel’in seçtiği eserleri program notlarıyla birlikte sunması, elbette konserin tadını kat be kat arttırdı. Karayel ilginç notlarıyla, dağarcığımızı yalnızca bilgiyle yüklemedi, aynı zamanda sanatçıların ruh halini de anlamamıza yardımcı oldu.
Çok değerli piyanist Şevki Karayel’e derneğimiz konserlerine katkıları için ne denli teşekkür etsek azdır. Seçtiği eserler ve bisiyle hepimizi mutlu etti. Sağ olsun, var olsun…
Sn. Fevziye Yazman’a izlenimleri için teşekkür ederiz.
Konser programlarımızla her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimlerini, siz sanatseverlerle biraraya getirdiğimiz 2018-2019 Konser Sezonumuz’un 18 Mayıs 2019 tarihli son etkinliğine dahil olmakta gecikmemek adına, internet sayfalarımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takipte kalmanızı rica ederiz.
11 Mayıs Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
ÖĞRETMENLER VE ÖĞRENCİLERİ AYNI SAHNEDE – 2
Sevin ve Mükerrem Berk’in Anısına
20 Nisan 2019 Cumartesi @ Aynalıgeçit Konser Salonu
12 Mayıs 2019
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
20 Nisan Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
Yusuf Çelik ile Bach Maratonu
6 Nisan 2019 Cumartesi @ All Saints Moda Kilisesi
11 Nisan 2019
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
İstanbul Filarmoni Derneği’nin Nisan ayındaki ilk konserinde yalnız ülkemizde değil yurtdışında da eşine az rastlanır bir gün yaşandı. Dinleyicilerimiz ve tabi ki biz de tören niteliğinde bir resitale tanıklık ettik. 2017 Faruk Erengül Yaylı Çalgılar Yarışmamızın birincisi, İzmir Karşıyaka Belediyesi Oda Orkestrası (KODA) viyolonsel grubu şefi, Saygun Yaylı Çalgılar Dörtlüsü viyolonselcisi Yusuf Çelik, 6 Nisan 2019 Cumartesi günü ardarda iki ayrı resital ile All Saints Moda Kilisesi’nde dinleyicilerimizle buluştu. Johann Sebastian Bach‘ın eşliksiz viyolonsel için 1717 ile 1723 tarihleri arasında bestelediği altı süitin tamamını (BWV 1007-1012) başarılı sanatçımız Çelik, üçer üçer ardarda iki ayrı resitalde seslendirerek hem kendi sanat yaşamına bu başarıyı işledi hem de dinleyicilerimize kimbilir bir daha ne zaman denk gelebilecekleri bir müzikal ziyafet zirvesi yaşattı.
Süitlerin besteleniş öykülerini ve onların J. S. Bach’ın iç dünyasından gelen yansımalarını, programın akışı sırasındaki değerli açıklamalarıyla dinleyicilerimize yine Çelik sundu. J. S. Bach’ın yalnız viyolonsel ve yaylı çalgılar özelinde değil klasik müziğin genelinde iz bırakan niteliğe sahip Eşliksiz Viyolonsel için Süitler‘inin tamamının seslendirildiği 6 Nisan 2019 akşamını bize armağan ettiği için Yusuf Çelik’e teşekkür ederiz. İstanbul Filarmoni Derneği olarak dinleyicilerimize bu yüce vakti yaşattığımız ve gözlerinden mutluluklarını okuduğumuz için gururluyuz.
Klasik müzik dünyamıza tarafsız ve içten görüşleriyle katkıda bulunan aktif sanat takipçisi Sayın Osman Diler‘in konserimizle ilgili izlenimlerini keyifle okuyacağınıza eminiz.
Sayın Osman Diler'in 6 Nisan 2019 etkinliğimizle ilgili izlenimleri...
Merhaba,
Öncelikle bu hafta çok yoğun bir sanat haftası olacak, ve bu sebeple elimden geldiğince takip edebildiğim tüm etkinlikleri siz değerli okuyucularımla mümkün olduğunca hızlı bir şekilde paylaşmaya çalışacağım.
Aslına bakarsanız yoğun kelimesi bana inanılmaz bir mutluluk verdiği kadar, bir o kadar da üzüntü veriyor desem yeridir. Çünkü sanat’a dair artık o kadar çok etkinlik var ki, bu beni mutlu eden tarafı; lakin diğer bir yanda ise zamanın kısıtlı olması ve seçim yapmak zorunda kalıp bir etkinliğe giderken tekrarı olmayacak diğer bir etkinliği kaçırmak ise beni bir o kadar üzüyor… Tek tasamızın bu olması dileğiyle sizlere İstanbul Filarmoni Derneği‘nin geçtiğimiz Cumartesi günü All Saints Moda Kilisesi‘nde gerçekleştirdiği “Çellist Yusuf Çelik“in solisti olduğu Johann Sebastian Bach‘ın bestelediği 6 solo viyolonsel süiti‘nin tamamını seslendirdiği “BACH MARATONU“ndan bahsetmek istiyorum.
Solist Yusuf Çelik, İstanbul Filarmoni Derneği’nin 2017’de düzenlediği “Faruk Erengül Müzik Yarışması” 1.si olan genç bir sanatçı. İstanbul Filarmoni Derneği’nin sanata dair yaptığı bu yarışma ve gençleri teşvik edici, destekliyici benzeri organizasyonlarla ne kadar doğru ve de güzel işlere imza attığını bu genç yeteneği Cumartesi gecesi sahnede izleyince bir kez daha anladım. Tekrar etmeden geçemeyeceğim, bu gençlerin yetişmesinde ve ülkemizi yurtdışında gururlandıran sanatçılar olmalarında payı olan İstanbul Filarmoni Derneği ve benzeri kuruluşların siz sanatseverlerin her zaman maddi ve manevi desteklerine sürekli ihtiyaç duyduklarını, ve de sizin cömert desteklerinizle daha çok genç yeteneğe ulaşabileceklerini hatırlatmak isterim.
Konsere dair notlarıma gelirsek konser öncesinde sevgili Yusuf Çelik ile yaptığım kısa sohbette “konser repertuvarını kimin seçtiğini, neden Bach 6 Viyolonsel Süiti gibi çok zor bir eser seçtiğini ve eserin zorlukları üzerine” sorularımı yönelttim. Açıkçası çok yetenekli ve Avrupa standartlarında bir sanatçımız olduğu konusunda en ufak bir şüphem olmada dahi “ÇOK ZOR VE SANATÇIYI ÇOK ZORLAYICI BİR ESER” olması ve ustalar klasmanının vazgeçilmez repertuvar eseri olması sebebiyle gençlerin çalmaktan imtina ettiği, sanatçıların daha ileri yaşlarda çalmayı tercih ettiği bu eseri kendi seçmediğini düşünüyordum ki yanılmışım!!! Bizzat Yusuf kendi seçmiş bu eseri. Açıkçası bu Yusuf’a olan sempatimi bir kat daha arttırdı. Gençlerin kendilerine olan bu özgüveni ve “hata yaparım” korkularından uzak olmalarını hayranlıkla izliyorum. Yusuf harika bir sanatçı. Kendi artılarını ve eksilerini çok iyi bilen, sınırlarını çok iyi hesaplamış ve ona göre sahneye adım atmış, ve herkesten önce kendine öz eleştiri yapan bir sanatçı ki bence bu yolla yakın bir gelecekte çok çok daha iyi bir çellist olacağına yürekten inanıyorum.
Bu “çok zor ve zorlayıcı” diyerek tabir ettiğim, dinlemesi büyük keyifken çalması büyük eziyete dönüşebilen, günümüz müzik eğitiminde viyolonsel ve viyolada repertuvarın temel taşı kabul edilen Johann Sebastian Bach’ın bestelediği “Viyolonsel için Altı Süit”e gelirsek, yaylı çalgılar ailesinin şairi olarak bilinen viyolonsel için müzik tarihinde birçok besteci önemli yapıtlar yazmış olsa da, bunların arasında solo viyolonsel için yazılmış belki de en önemli yapıt Johann Sebastian Bach’ın yazdığı altı adet süittir.
Süitler, Bach tarafından her ne kadar çeşitli dans müziklerini bir araya getiren bir müzik formu olarak değerlendirilmiş olsa da dans etmek için yazılmamış olup, bir şeyi anlatmak için kelimelere ihtiyaç olmadığının en güzel ifadesi, hatta Bach’ın hayatının evrelerini yansıtan bir şaheserdir desek yeridir.
Solo viyolonsel için yazılan bu altı süiti Bach, 1717 ile 1723 yılları arasında yaklaşık 6 senede tamamlanmıştır. Her biri farklı ton ve karakteristik özellikler içeren bu süitler, günümüzde bütün viyolonsel çalan müzisyenlerin “günlük duası”, repertuvarlarının baş tacı haline gelmiştir. Üstelik bu süitler sadece çello için değil diğer yaylı çalgılar, bakır nefesliler hatta vurmalı çalgılar gibi pek çok çalgıya da uyarlanarak esşiz bir eser halini almıştır.
Sanatçı her biri 6 bölümden oluşan 6 süitlik maratonu 2 tura bölerek 1. turda “Süit, No. 1, Sol majör BWV 1007“de ruh huzuru duygusuyla birlikte tasasızlık duygusunu, “Süit, No. 3, Do majör BWV 1009“de olumlu ruh halini, “Süit, No. 5, Do minör BWV 1011“de karanlık atmosferi mükemmel olarak dinleyiciye aktararak, ufak tefek aksaklıklara rağmen yaklaşık 1 saat 15 dakika gibi bir sürede harika bir performans ile tamamlamıştır. Teknik olarak sanatçının parmaklarını zorlayan bu eserin ilk turunu başarı ile tamamlayan bu genç sanatçıyı All Saints Moda Kilisesi’ni dolduran sanatseverler dakikalarca ayakta alkışlayarak takdirlerini göstermişlerdir.
Ben malesef maratonun 2. bölümüne katılamadığım için, bizzat gözlemlemeyip dinlemediğim bölüm hakkında “-miş gibi” genellemeye dayanan bir yorum yazmayacağım. Ama şunu söyleyebilirim ki sevgili Yusuf Çelik’in en az 1. turdaki performansında olduğu gibi 2. turu da harika bir performans ile tamamladığını, konseri sonuna kadar izleyen dostlarımdan öğrendiğimi belirtmek isterim.
Sevgili çellist Yusuf Çelik’i hem Cumartesi akşamı gösterdiği performanstan hem de parlak sanatçı kişiliğinden ötürü bir kez daha kutlamak isterim.
All Saints Kilisesi’nin ya da Aynalı Geçit’in sıcacık atmosferinde İstanbul Filarmoni Derneği’nin her Cumartesi gerçekleştirdiği konserleri kaçırmamanızı ve sınırlı kapasite olması sebebiyle yer bulabilmeniz için ya Biletix’ten biletlerinizi bir an önce almanızı ya da erkenden giderek kapıdan bilet alabileceğinizi hatırlatmak isterim.
Sevgiyle ve de KLASİK MÜZİKLE KALINIZ!
Sn. Osman Diler’e izlenimleri için teşekkür ederiz.
Konser programlarımızla her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimleri siz sanatseverlerle birlikte olmaya devam ediyor. Yoğun ilgi gören etkinliklerimize dahil olmakta gecikmemek adına, internet sayfalarımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takipte kalmanızı rica ederiz.
6 Nisan Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
Keman-Arp Resitali
16 Mart 2019 Cumartesi @ All Saints Moda Kilisesi
18 Mart 2019
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
İstanbul Filarmoni Derneği’nin Mart ayındaki konserinde ünü ülkemiz sınırlarını aşan keman sanatçımız Cihat Aşkın ve Tiroler Symphonieorchester Innsbruck üyesi, uluslar arası ödüllü değerli arp sanatçımız Merve Kocabeyler, 16 Mart 2019 Cumartesi günü All Saints Moda Kilisesi’nde sanatseverlerin uzun süre belleklerinden silinmeyecek bir konser gerçekleştirdiler. Dinleyicilerimize bu mutluluğu yaşattığımız için gururluyuz.
Ünlü kemancımız Cihat Aşkın, son yıllarda gerek yurt içinde, gerekse yurt dışında yaptığı konserlerle dikkat çeken Arp sanatçımız Merve Kocabeyler ile birlikte All Saints Moda Kilisesi’nin etkileyici atmosferinde sanatseverlere, bitmesini hiç istemediğimiz bir resital sundular. Program akışı ve eserler hakkındaki açıklamalarıyla dinleyicilerimize Cihat Aşkın ışık tuttu.
Keman ve arp birbirlerini tamamlayan büyülü sesleriyle meditasyonu, rüyayı ve yaşamı tasvir ederken akıcı olduğu kadar şirin içeriğiyle de uzun süre hatırlanacak olan konserimizle dinleyicilerimize büyük mutluluk yaşattığımız için gururluyuz.
Klasik müzik dünyamıza ilerici görüşleriyle katkıda bulunan aktif sanat takipçisi Sayın Osman Diler‘in izlenimlerini keyifle okuyacağınıza eminiz.
Sayın Osman Diler'in 16 Mart 2019 etkinliğimizle ilgili izlenimleri...
Bu akşam Moda All Saints Kilisesi‘nde gerçekten kaçırdığınıza üzüleceğiniz tekrarı olmayan bir konser vardı. İstanbul Filarmoni Derneği tarafından düzenenlenen ve artık Moda’nın vazgeçilmezleri arasında yerini almış “All Saints Konserleri”nde bu akşam değerli hocamız keman virtüözü Cihat Aşkın ve son dönemde hem ülkemizde hem de Avrupa’da önemli işlere imza atarak yıldızı parlamakta olan genç arp sanatçısı Merve Kocabeyler sahne aldı. Mükemmel seçilmiş repertuvar ve de Keman ile Arpın birlikteliğinden doğan ruhunuzu okşayan tınılar kilisenin büyülü ortamında adeta izleyenleri kendinden geçirdi. Bu gece özellikle Cihat hocamız için “İLKLER” gecesiydi aynı zamanda. Cihat hocamız bu gece ilk defa notalar yerine tablet bilgisayarla sahne aldı. İlk defa Merve Kocabeyler ile birlikte aynı sahneyi paylaştı. Ve ilk defa bu gece konseri interaktif söyleşili bir formatta gerçekleştirdi.
Konsere gelirsek “anlatılmaz yaşanır” desek yeridir. Özenle seçilmiş kulaklara aşina eserleri arp ve keman birlikteliği ile dinlemek eşsiz bir tecrübe yaşattı seyircilere. Operaların en güzel lied’leri, başka enstrümanlar için yazılmış eserlerin uyarlamaları izleyenleri meditasyondan mitolojiye, aşk acısından tangonun ateşine sürükledi.
Umalım ki Cihat Aşkın ve Merve Kocabeyler keman-arp duo konser işbirliği yakın bir zamanda tekrarlansın.
İyi ki varsınız Cihat Hocam.
Klasik Müzikle Kalın!
Sn. Osman Diler’e izlenimleri için teşekkür ederiz.
Konser programlarımızla her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimleri siz sanatseverlerle birlikte olmaya devam ediyor. Yoğun ilgi gören etkinliklerimize dahil olmakta gecikmemek adına, internet sayfalarımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takipte kalmanızı rica ederiz.
16 Mart Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
Öğretmenler ve Öğrencileri Aynı Sahnede – 1
16 Şubat 2019 Cumartesi @ All Saints Moda Kilisesi
23 Şubat 2019
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
İstanbul Filarmoni Derneği’nin büyük amaçları arasında yer alan “genç ve yetişmekte olan müzisyenlere destek vermek” vizyonunun bu sezondaki örneklerinden biri daha Şubat ayındaki ikinci konserimiz ile 16 Şubat 2019 Cumartesi günü saat 18:00’de All Saints Moda Kilisesi’nde gerçekleşti.
İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Müzik Bölümü Piyano Anasanat Dalı Başkanı Eser Bilgeman Şakir ile birlikte öğrencilerinden Tuna Tüney, Rahmaninof, Chopin ve Brahms’ın piyano için eserlerinden oluşturdukları keyifli programları ile dinleyicilerimizin karşısına çıktılar.
Öğretmenin ve öğrencisinin aynı sahneyi paylaştıkları ve anlamlı olduğu kadar dinleyicilerimizi kendilerinden alıp onlara muhteşem dakikalar yaşattığı bu konserimiz hakkında Türk sanat dünyasının yorulmak nedir bilmeyen değerli takipçi ve destekçileri Sayın Fevziye Yazman‘ın ve Sayın Zerhan Gökpınar‘ın izlenimlerini ayrı bir keyifle okuyacağınızın mutluluğu içindeyiz.
Sayın Fevziye Yazman'ın 16 Şubat 2019 etkinliğimizle ilgili izlenimleri...
İstanbul Filarmoni Derneği, çok önemli bir konser dizisi başlattı: Öğretmenler ve Öğrencileri Aynı Sahnede.
Adından anlaşılacağı gibi bu konserlerde konservatuarlarımızın çok değerli öğretmenleri, öğrencileriyle aynı sahnede olacaklar, birlikte de eser seslendirecekler.
Derneğimiz bir ilki başlatarak gençlerimizin öğrencilikteki başarılarını gözler önüne sererken, onlara da öğretmenleriyle birlikte çalmanın gururunu yaşatacak. İzleyiciler için de çok güzel bir olanak. Gençlerimizi öğrencilik yaşamından itibaren tanıyacak, hızla ilerlemelerini izleyecek ve verilen emeği göreceğiz.
Dizinin ilk konserini Eser Bilgeman Şakir ve öğrencisi Tuna Tüney, 16 Şubat Cumartesi günü All Saints Moda Kilisesi‘nde verdiler.
Profesör Eser Bilgeman Şakir, konser kariyerini başarılı öğrenciler yetiştirerek taçlandıran piyanistimiz. Tuna Tüney ise İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda dokuz yaşından beri öğrencisi. Bilgeman Şakir’in yetiştirmekte olduğu, her biri geleceğin başarılı konser piyanisti olmaya aday öğrencilerinden sadece biri. 2003 doğumlu Tüney, şimdiden İzmir ve İstanbul Devlet Senfoni orkestralarıyla konserler vermiş, uluslar arası ödüller kazanmış değerli bir yeteneğimiz.
Öğretmen-öğrenci konserinde her ikisini de ayrı ayrı ve birlikte mutluluk içinde, gurur duyarak izledik; göğsümüz kabardı. Değerli öğretmenlerimize saygımız, gençlere duyduğumuz güven kat kat arttı.
İFD konserlerine emek ve destek veren herkese teşekkür ediyorum.
Sayın Zerhan Gökpınar'ın 16 Şubat 2019 etkinliğimizle ilgili izlenimleri...
İstanbul Filarmoni Derneği bu sene etkinliklerine çeşitlilikler katarak yoluna devam ediyor, örneğin Moda All Saints Kilisesi‘ndeki konserler Kadıköy’deki müzikseverlere çok iyi geldi, sevdiler bu mekanı ve artık yer bulunmuyor.
Bir diğer yenilik ise Öğretmenlerle Öğrencilerinin aynı konserde buluştukları etkinlikler düzenlenmesi, bu hem öğrenciler açısından, hem de dinleyici açısından faydalı, zira öğrenciler eğitmenleri ile aynı sahneyi paylaşmanın ve bunun getireceği deneyimi yaşamanın etkisini, sürdürdükleri müzik yolculuğunda görecekler, dinleyici ise, bizlerin her zaman savunduğu genç müzisyenlerle tanışacak ve onların gelişimini gözlemleyebilecek.
İlk konserde Profesör Eser Bilgeman Şakir ve öğrencisi Tuna Tüney vardı, Eser Hanım hem piyanistliği ile hem de yetiştirdiği birbirinden değerli öğrencileri ile tanıdığımız bir piyanistimiz, Tuna Tüney ile çok güzel bir program hazırlamışlar, hem ayrı ayrı, hem birlikte izledik onları. Kendi fikrime göre; Eser Bilgeman Şakir, halen aktif konser piyanistliği yaptığı için bu denli iyi öğrenci yetiştirebiliyor, kendi çalarak öğrencisine eserin nasıl yorumlanması gerektiğini gösteriyor, bu öğrenciler için büyük bir artı, ayrıca öğrencilerinin yapısını iyi okuyor ve doğru yönlendiriyor, dolayısıyla öğrencilerinin çoğunun başarılı olması sürpriz değil, emek ve özen var.
Tuna Tüney’e gelirsek, sade, abartısız, duygulu, ama kontrollü bir yapısı var, çevresine saygılı, her halinden belli oluyor, daha yolun çok başında, ancak müziği ve eseri okuyuşu yaşından çok olgun, dinlediğimde ruhum ısındı, içim aydınlandı, ne zaman böyle bir gençle tanışsam geleceğe olan umudum artıyor.
Sevgili Eser Şakir Bilgeman’a yürüdüğü yolda daha çok başarılı öğrenci dilerim, Tuna Tüney’imize gelince, çalışkan, disiplinli ve üretken hali devam ettikçe verimlilik ve başarı hep onunla olacaktır, yolun açık, başarıların daim olsun Sevgili Tuna Tüney, seni tanımak ayrıcalık, ben bunun hakkını vermeye çalışacağım.
Sn. Fevziye Yazman’a ve Sn. Zerhan Gökpınar’a izlenimleri için teşekkür ederiz.
Konser programlarımızla her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimleri siz sanatseverlerle birlikte olmaya devam ediyor. Yoğun ilgi gören etkinliklerimize dahil olmakta gecikmemek adına, internet sayfalarımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takipte kalmanızı rica ederiz.
16 Şubat Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
Onur Özkaya ve Arkadaşları
9 Şubat 2019 Cumartesi @ Aynalı Geçit
10 Şubat 2019
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
İstanbul Filarmoni Derneği’nin Şubat ayındaki ilk konseri, 9 Şubat 2019 Cumartesi günü saat 17:00’de Aynalı Geçit Konser Salonu’nda gerçekleşti.
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın Kontrbas Grup Şefi Onur Özkaya ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğrencilerinden Ceylan Ölmez (keman), Emir Kemancı (viyola) ve Yunus Altıkanat‘ın (viyolonsel) katılımıyla oluşan Onur Özkaya ve Arkadaşları topluluğunun konseri hakkında Sayın Fevziye Yazman‘ın izlenimlerini paylaşıyoruz.
Sayın Fevziye Yazman'ın 9 Şubat 2019 etkinliğimizle ilgili izlenimleri...
İstanbul Filarmoni Derneği‘nin düzenlediği Onur Özkaya ve Arkadaşları‘nın konserini müzikseverlere “sıra dışı dörtlü, sıra dışı konser” diyerek duyurmuştum. Keman, viyola, viyolonsel ve kontrbas dörtlüsü pek rastlanır bir grup olmadığı için son derece ilginç bir programla karşılaşacağımızı düşünüyordum.
Değerli kontrbas sanatçımız, MSGSÜ Devlet Konservatuvarı öğretim görevlisi Yrd. Doç. Onur Özkaya‘nın grubun başını çekmesi de benim için önemli bir ipucu olmuştu. Özkaya’nın arkadaşlarının üçü de 2000 doğumlu. Ceylan Ölmez (keman), Emir Kemancı (viyola) ve Yunus Altıkanat (viyolonsel) MSGSÜ Devlet Konservatuvarı’nın pırıl pırıl öğrencileri.
Program bilgilerini bu hafta Alp Altıner sundu. Altıner’in kontrbas, besteciler ve eserler hakkındaki program notları da sıra dışı bir konserde olduğumuzun altını çiziyordu. Eserlerini dinleyeceğimiz besteciler J. Matthias Sperger, J. Baptist Vanhal, J. Haydn ve F. Anton Hoffmeister aynı dönemde, 1732-1813 yılları arasında Viyana’da yaşamışlar. Hoffmeister’in keman, viyola, viyolonsel ve kontrbas için bestelediği İki Numaralı Dörtlü‘sü dışında ilk üç bestecinin eserlerinin yurdumuzdaki ilk kez seslendirişine tanık olacaktık: Sperger, Kontrbas ve Viyolonsel için Si minör Sonat; Vanhal, Keman, Viyola ve Kontrbas için Sol majör Divertimento ve Haydn, Viyolonsel ve Kontrbas için Re majör Divertimento.
Gerçekten de derneğimizin 9 Şubat Cumartesi günkü konseri, beklenenden de önemli öğelere sahip çok özel bir etkinlik olarak anımsanacak.
Sn. Fevziye Yazman’a izlenimleri için teşekkür ederiz.
Konser programlarımızla her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimleri siz sanatseverlerle birlikte olmaya devam ediyor. Yoğun ilgi gören etkinliklerimize dahil olmakta gecikmemek adına, internet sayfalarımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takipte kalmanızı rica ederiz.
9 Şubat Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
Keman-Piyano Resitali
19 Ocak 2019 Cumartesi @ All Saints Moda Kilisesi
20 Ocak 2019
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
İstanbul Filarmoni Derneği’nin 2019 yılının Anadolu Yakası’ndaki ilk konseri, 19 Ocak 2019 Cumartesi günü saat 18:00’de All Saints Moda Kilisesi’nde gerçekleşti.
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası başkemancısı Pelin Halkacı Akın ve piyanist İris Şentürker dinleyicilerimize, De Falla ve Beethoven’ın kendi kategorilerinde imza niteliğindeki eserleriyle hafızalarda uzun süre yer edecek bir keman-piyano resitali sundular.
Biletleri etkinlik tarihinden günler önce tükenen konserde, eğitime ara verilmesi nedeniyle boşalan İstanbul’a rağmen dinleyicilerimiz sanatçılarımıza yoğun ilgilerini gösterip bunun karşılığını kat be kat aldılar.
Gelenekselleşen Sesli Program Notlarıyla konser öncesinde Aydın Büke besteciler ve yapıtlar hakkında değerli açıklamalarda bulunduğu konserimiz hakkında Sayın Zerhan Gökpınar‘ın izlenimlerini paylaşıyoruz.
Sayın Zerhan Gökpınar'ın 19 Ocak 2019 etkinliğimizle ilgili izlenimleri...
All Saints Moda Kilisesi 2018 sonbaharından bu yana İstanbul Filarmoni Derneği‘nin sunduğu konserlere mekan oluyor; dinleyici sevdi bu sade ama sıcak mekanı, tümüyle doluyor. Geçtiğimiz cumartesi 2 değerli müzisyenin konseri vardı, incelikli, kıvamında ve hep iyi yorumuyla viyolonist Pelin Halkacı Akın ile tüm duygularını parmaklarının ucunda yaşayabilen piyanist İris Şentürker; bu ikilinin arasındaki ahenk ve uyum çok net ve dengede, dolayısıyla Falla’nın kıvraklığından Beethoven’in dinamizm ve duygu boyutuna giden yolda salonu dolduran, farklı müzik zevkleri olan dinleyiciye özel anlar yaşattılar; ne kadar teşekkür etsek az.
Sn. Zerhan Gökpınar’a izlenimleri için teşekkür ederiz.
Konser programlarımızla her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimleri siz sanatseverlerle birlikte olmaya devam ediyor. Yoğun ilgi gören etkinliklerimize dahil olmakta gecikmemek adına, internet sayfalarımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takipte kalmanızı rica ederiz.
19 Ocak Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
Piyano Resitali
12 Ocak 2019 Cumartesi @ Aynalı Geçit
13 Ocak 2019
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
2019 yılının ilk konseri, 12 Ocak 2019 Cumartesi günü saat 17:00’de Aynalı Geçit Konser Salonu’nda yorucu hava şartlarına rağmen dinleyicilerimizin muhteşem katılımıyla gerçekleşti.
Piyanist Özgür Tuncer, solo piyano literatürünün usta bestecilerinden seçtiği keyif dolu programıyla dinleciyilerimize unutulmaz dakikalar yaşattı.
Hava muhalefetinin naif atmosferiyle bütünleşen Beethoven’ın Ay Işığı Sonatı, yaşamımızın her anında müziğin kendi varlığını bize hissettirdiğini anımsatan anlamlı ve tatlı bir hatıra oldu.
Gelenekselleşen Sesli Program Notlarıyla konser öncesinde Aydın Büke besteciler ve yapıtlar hakkında değerli açıklamalarda bulundu.
Konser programlarımızla her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimleri siz sanatseverlerle birlikte olmaya devam ediyor. Yoğun ilgi gören etkinliklerimize dahil olmakta gecikmemek adına, internet sayfalarımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takipte kalmanızı rica ederiz.
12 Ocak Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
YENİ YIL KONSERİ
22 Aralık 2018 @ All Saints Moda Kilisesi
23 Aralık 2018
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
İstanbul Filarmoni Derneği’nin Yeni Yıl Konseri, 22 Aralık 2018 Cumartesi günü saat 18:00’de All Saints Moda Kilisesi’nde muhteşem yoğunlukta dinleyici katılımıyla gerçekleşti.
Soprano Simge Büyükedes, mezzosoprano Asude Karayavuz ve piyanist Evren Büyükburçlu Erol, tanınmış arya ve düetlerden seçtikleri enfes programlarıyla dinleciyilerimize unutulmaz dakikalar yaşattılar. All Saints Moda Kilisesi’nin Yeni Yıl’ı karşılama hazırlıklarıyla bütünleşen konser atmosferinde dinleyicilerimizi mutluluk içinde görmek Derneğimiz’i onurlandıran ödül oldu.
Gelenekselleşen Sesli Program Notlarıyla konser öncesinde Aydın Büke besteciler ve yapıtlar hakkında açıklamalarda bulundu.
Müzikseverlerin yoğun ilgisi sonucu etkinlik tarihinden günler önce biletleri tükenen konser programlarımızla her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimleri siz sanatseverlerle birlikte olmaya devam ediyor. Yoğun ilgi gören etkinliklerimize dahil olmakta gecikmemek adına, internet sayfalarımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takipte kalmanızı rica ederiz.
Yeni Yıl Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
Keman-Piyano Resitali
15 Aralık 2018 @ Aynalı Geçit Konser Salonu
16 Aralık 2018
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
2018 – 2019 Konser Sezonumuz’un dördüncü etkinliğinde, İstanbul Filarmoni Derneği’nin 2017 yılında düzenlediği Faruk Erengül Yaylı Çalgılar Yarışması üçüncüsü keman sanatçısı Ezgi Yürümez Lafcı, piyanist Zümrüt Alieva ile birlikte Mozart’tan Kabalevski’ye uzanan renkli bir program seslendirdiler. Teknik zorluğu aşikâr eserlerle birlikte naif anlatım içeren eserlerin kusursuz icrası müzikseverlere içine katıldıkları duygu rüzgarları yaşattı.
Etkinlik gününden önce biletleri tükenen konserimizde salon, tam anlamıyla doldu taştı. Müzikseverlerin ayakta dahi olsa konserimizi izlemeleri şehrimiz, ülkemiz ve sanat adına çok sevindirici ve umut verici olmasının yanında sanatın, tüm zorluklara rağmen geniş kitlelere ulaşmasının gururlu göstergesi oldu.
Gelenekselleşen Sesli Program Notları ile Rana Gediz İren, konser öncesinde dinleyicilerimize besteciler ve yapıtlarla ilgili açıklamalarda bulundu.
Her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimlerinin ilgi çekici programlarla siz sanatseverlerle birlikte olacağı ve yoğun ilgi gören etkinliklerimize dahil olmakta gecikmemek adına, internet sayfalarımızı ve sosyal medya hesaplarımızı takipte kalmanızı rica ederiz.
15 Aralık Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
Anadolu Yakası Kasım Ayı Konseri
17 Kasım 2018 @ All Saints Moda Kilisesi
18 Kasım 2018
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
2018 – 2019 Konser Sezonumuz’un üçüncü etkinliğinde, İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası ve Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın obua grubu şefi, 2016’da Donizetti Ödülleri’nde “Yılın Üflemeli Çalgılar Yorumcusu” seçilen Sezai Kocabıyık ile ülkemize genç sanatçılar kazandıran akademisyen ve Güher-Süher Pekinel’in “Dünya Sahnelerinde Genç Yetenekler” projesinde yer alan piyanist Eren Aydoğan, sezonun All Saints Moda Kilisesi’nde düzenlediğimiz ikinci etkinliğinde 17 Kasım Cumartesi günü Poulenc, Saint-Saëns, Ravel, Kalliwoda ve Colin’in yapıtlarını seslendirdiler.
All Saints Moda Kilisesi’nin büyüleyici atmosferiyle mükemmel uyum içindeki programları ve yorulmadan gerçekleştirdikleri kusursuz icralarıyla kışa yaklaşan İstanbul sonbaharı havasına rağmen eskinin özlenen dolup “yer kalmayan” konserlerini bize hatırlatan dinleyicilerimize müzikle dolu keyifli saatler yaşattılar.
Gelenekselleşen Sesli Program Notları ile Aydın Büke, konser öncesinde dinleyicilerimize besteciler ve yapıtlarla ilgili açıklamalarda bulundu.
Bu yıl başlattığımız Moda Konserlerimizde, her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimleri ilgi çekici programlarla siz sanatseverlerle birlikte olacak.
17 Kasım Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
2018 – 2019 Sezonu’nun Anadolu Yakası’ndaki İlk Konseri
20 Ekim 2018 @ All Saints Moda Kilisesi
21 Ekim 2018
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
2018 – 2019 Konser Sezonumuz’un Anadolu Yakası’ndaki ilk etkinliğinde son yıllarda Piyanistliğiyle olduğu kadar, Orkestra Şefliğiyle de hayranlık uyandıran Can Okan, 20 Ekim 2018 Cumartesi günü All Saints Moda Kilisesi‘nde Johann Sebastian Bach‘ın İyi Düzenlenmiş Klavye‘nin (Das Wohltemperierte Klavier) birinci kitabından seçmeler sundu.
Sesli Program Notları‘nda ise Aydın Büke, konser öncesinde besteci ve yapıtla ilgili nadir bilgiler içeren açıklamalar paylaştı. Eser ve parçaları hakkında Okan’ın kendi düşünce ve hissiyatını aktardığı tamamlayıcı bölüm ile birlikte hem J.S.Bach’ın ve dev yapıtının şanına yaraşan hem de gönüllerden silinmeyecek Anadolu Yakası konserlerimizin açılışını yaptık.
Yoğun ilginin gösterildiği bu çok beklenen konserimizin devamında, bu yıl başlattığımız Moda Konserlerimizde, her ay Müzik Dünyamızın bilinen isimleri ilgi çekici programlarla siz sanatseverlerle birlikte olacak.
20 Ekim Piyano Resitali program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
2018 – 2019 Sezonu’nun Açılış Konseri
6 Ekim 2018 @ Aynalı Geçit Konser salonu
7 Ekim 2018
Değerli Üyelerimiz ve Sanatseverler,
2018-2019 konser sezonumuz, 6 Ekim Cumartesi günü Galatasaray’daki Aynalı Geçit Salonu’nda son yılların parlayan yıldızlarından viyolonselci Poyraz Baltacıgil ve piyanist Barış Büyükyıldırım’ın konseriyle başladı. Sanatçıların Debussy, Beethoven ve Brahms eserleri ile klasik müzik repertuvarını icra ettikleri konserde Büyükyıldırım’ın Latin izlenimlerini yansıtan bestesi Latino Lover‘ın yanı sıra biste muhteşem yorumlarıyla sundukları Take Five (Desmond) ile açılış konserimizi taçlandırdılar.
6 Ekim Konserimiz’in program kitapçığını bilgisayarınıza PDF biçeminde indirmek için:
2016-2017 ve 2017-2018 Sezonu Etkinlik Geçmişi
